Bu öykünün diğer öykülerden bir farkı var; canlı, yani yaşıyor. Yazarı bile bir adım sonra neler olacağını bilmiyor. Bu öyküyü yaratan, kendiliğindelik, doğaçlama. Her öykü gibi bu öykü de insanın araştırması. Üzülen, sevinen, acı çeken, seven, konuşmak, sevilmek, sevişmek isteyen; nefret eden, kıskanan, öldürmek, yok etmek isteyen insanın araştırması.
“Doğru”yu beklemiyorum. Doğru, insanı durdurur,dondurur; olduğun yerde çakılıp kalırsın. Bu toplumun insanı kendini hep doğuştan “doğru” zannetti. Daha da kötüsü doğuştan “insan” zannetti. O yüzden kendisine benimsetilen kalıpları papağan gibi tekrar edip durdu. Bu öykü “bekleyen” bir öykü değil, araştıran, yaratan bir öykü...
Sabiha
“Doğru”yu beklemiyorum. Doğru, insanı durdurur,dondurur; olduğun yerde çakılıp kalırsın. Bu toplumun insanı kendini hep doğuştan “doğru” zannetti. Daha da kötüsü doğuştan “insan” zannetti. O yüzden kendisine benimsetilen kalıpları papağan gibi tekrar edip durdu. Bu öykü “bekleyen” bir öykü değil, araştıran, yaratan bir öykü...
Sabiha