9 Mart 2011 Çarşamba

"Aşık Bir Kadının Güncesi"-180. gün

16 Eylül 2001
İstanbul-Pazar

“Bir günlük tutmak, geleceği reddetmektir.” demiş George Sand ve ben 2 Haziran 1998 tarihinde bu cümlenin altına şunu yazmışım: “Günüm, geçmişte soluklandığın her anı seviyorum.”

Geçmişe koşulsuz bağlanmak değil, olsa olsa bir döneme tanıklık yapsın diyedir yazmamın sebebi. Bir de baharın gelişini, yaprakların yeşermesini beklemekten ziyade, defter yapraklarının artması ile görmek isteğidir.

Bahar... Yasemin kokulu bir şenliğin güneşe baş vermesi... Çok kısa bir süre sonra güneş, pırıltılarını toparlayıp çok uzak diyarlara tatile çıkacak. Gün, bu nedenle solgun, soğuk ve bitkin olacak. Kış boyunca, sarı saçlı kadından, başının etrafında uçuşan küçük parıltılı oğullarından o kadar çok bahsedeceğiz ki, kulaklarının çınlatılmasından rahatsız olan kadın, tüm sıcaklığı ile çıkıp gelecek. Beraberinde getirdiği süslü, parıltılı armağanın adı da “Bahar” olacak. “Yasemin kokulu bahar”.

Aslında bu günce “ilkbahar”a yapılacak bir yolculuk. Bahara kibrit çöpümden düş gemilerimin yelken açması... İlkbahara yapılacak bir seyir...

Kendimi tanımamı sağlayan, duyamadığım sesleri görmeme neden olan, herşeyin müsebbibi “düş adamım” ilkbaharda ötelerden dönecek... Bu nedenle, yasemin kokusu, sarı saçlı kadının örgülerini açması, suyun dallara yürümesi çok önemli. Düş adamım baharda geri dönecek.

Hamiş:

1. Altı aylık ayrılık, bu kadar güzel bir öykünün başında olmamalıydı. 17 Eylülü ayrılık döneminin başlangıcı olarak kabul ediyorum.

2. Düş adamım, gideli henüz iki gün olmasına rağmen özledim seni. N’apacağım ama ben şimdi?

3. Kendimi temizliğe adadım. Cumartesi, dolabımı odamı, pazar kendimi temizledim.

4. Maskülenlik (=erkeklik) üzerine çalışma yapan Doç. Dr. Arus Yumul ile yapılan bir söyleyişiyi okudum. Ne maskülen, ne tam feminen, androjen yani melez bir erkek tipi varmış toplumumuzda.

5. Buda rahiplerinin saçlarını kazıtmaları: “Din adına cinsellikten vazgeçmeleri” anlamına geliyormuş. Gemiye binmeden önce saçınızı kısaltmıştınız, umarım uzatmış olarak dönersiniz.

6. Orhan Veli’yi okuyorum. Nam-ı diğer Mehmet Ali Sel (müstear adıymış). “Gemiler geçer rüyalarımda, Allı pullu gemiler, damların üzerinden; Ben zavallı, Ben yıllardır denize (düş adamıma) hasret, “Bakar bakar ağlarım”.

7. Umut ederim en kısa zamanda iyi haberlerini alırız.

8. Seni seviyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder